Kanada’nın ilk feminist yazarlarından Helen Weinzweig’in kaçak oynayan bir sevgiliye duyduğu arzuyla, hissettiği hayal kırıklıkları ve umutsuzluk arasında kısılıp kalan bir kadının gelgitlerini anlattığı romanı İnci Kolyeli Düz Siyah Elbise, Betül Kadıoğlu’nun çevirisiyle Yüz Kitap’tan çıktı.
Neyin gerçek neyin hayal olduğunun muğlaklaştığı İnci Kolyeli Düz Siyah Elbise’de bir süre sonra bu ayrım önemini yitiriyor, çünkü roman “kendisinden hiçbir şey istenmeyen, kendisinden hiçbir şey beklenmeyen” kadınların gözü karalığını ve usancını başarıyla anlatıyor.
İlişkileri yıllardır devam eden evli, çocuklu Shirley ile Şirket diye bilinen uluslararası bir kuruluşta çalışan Coenraad, dünyanın farklı şehirlerinde buluşurlar. Bu yolculukların öncesinde Shirley buluşma yerini öğrenebilmek için National Geographic dergisine bırakılan şifreleri çözer. Yolculuklarında Lola Montez takma adını kullanan Shirley sevgilisini ruhsuz otel odalarında bekler ve bir saygıdeğerlik kamuflajı olarak kullandığı inci kolyeli düz siyah elbisesini giyer hep. Shirley, sonuncu buluşma yerleri olan Toronto’da, çocukluğunun geçtiği yoksul Yahudi göçmen mahallelerinde, her kokunun her sesin tanıdık olduğu sokaklarda, Coenraad’ı ararken geçmişe dair anıları berraklaşıp su yüzüne çıkar ve Shirley’in içine çökmüş olan koyu sis yavaş yavaş dağılmaya başlar.