Geray Gencer

Tasarım yapmaya nasıl başladın?
Etrafımda olup bitenlerle ilgili soru sorarak. 

Londra'da tasarım eğitimi aldığın dönemi anlatır mısın? 

Londra’ya kendimi denemek, biraz da sınırlarımı görmek için gittim. Şimdi düşünüyorum da Türkiye'deki standardları hiç görmeden oradaki rekabet ortamının içine düşmem iyi olmuş. Orada kısa bir süre çok yoğun çalışmam gerekmişti. Keşke biraz daha az çalışıp Londra'nın tadını daha çok çıkarabilseydim.

Daha sonra reklam art direktörlüğü yaptın ve buradan kitap tasarımına geçtin. Birçok tasarımcı reklam yaparken tasarımının köreldiğinden söz ediyor, senin kitap tasarımlarında da ince fikirler var aslında. Ajans deneyimini kitap ve diğer tasarımlara nasıl aktardın? Faydası oldu mu?
Ajanslarda sanat yönetmenliği yaptığım dönemde beni tatmin eden, yaratıcı projeler üretme şansım pek olmadı. Sabah dokuzda işe gidip geç saatlere kadar çalışan, hafta sonlarını bile kendine ayıramayan arkadaşlarımı gördükçe böyle bir döngünün içinde gerçekten yaratıcı bir şeyler üretebilmenin ve bunu sağlıklı bir şekilde sürdürebilmenin pek mümkün olmadığını anlıyorum. 

Kitap tasarımı yaparken kitap veya yazar hakkında ne kadar araştırıyorsun? 

Bir kitap kapağı tasarlıyorsanız o kitabı sindirerek okumanız en doğrusu ama her zaman okuma ve geniş araştırma süresine sahip olamıyorsunuz. Çoğu zaman yazarın kendi ağzından kitabı dinlemek ve yayına hazırlayan editörlerle çalışmakla yetinmeniz gerekiyor.

Takip ettiğin tasarımcılar kimler? 
Özelikle kendi çalışma alanım dışında sinema, fotoğraf, dans ve modayla ilgili yüzlerce sayfa ve kişiyi düzenli olarak takip ediyorum. Türkiye'de yeterince kullanılmıyor ancak flickr özellikle yeni işleri takip etmek için önemli bir kaynak.

'Don't judge a book by its cover' senin kitap tasarımlarında, sana neyi ifade ediyor? 
Görüntünün, özden çok daha fazla konuşulduğu bir dönemden geçiyoruz. Kitap tasarlama işini severek yapmama rağmen kitap kapaklarına gösterilen aşırı ilginin bazen içeriğin önüne geçtiğini üzülerek görüyorum. Bir kitapla uzun süreli bir ilişki kurmak istiyorsanız onu okumanız gerek; kapağına bakmanız yetmez.

Kendine ait en beğendiğin kitap tasarımı hangisi?
Her zaman mümkün olmasa da emek yoğun işler yapmayı seviyorum. Son olarak "Dünya Edebiyatı Serisi" için bu tür kapaklar hazırlama şansım oldu.


İstanbul'daki tarihi yapılar ve İstanbul'un kültürel dokusu üzerine bir yazı karakteri tasarladın. Bu çalışman nerelerde kullanıldı? Ne için yapmıştın?
İstanbul Deko isimli yazı karakterini yine aynı isimli poster serisinde kullanmak için özel olarak tasarladım. Bu poster serisi dışında ticari bir yazı karakteri olarak dolaşıma girmesini tercih etmedim. Zaten bu çalışma, ticari bir çalışmadan çok akademik bir projeydi.


Şimdi ne üzerine çalışıyorsun? 
İçinde yaşadığımız tasarım kültürünün bize yeni olanaklar sağlaması bir yana, bu alan finansal sistemin ayrılmaz bir parçası haline dönüştü. Şu an çalıştığım proje, gelişen bilişim teknolojileri sayesinde sınırsız olanaklara kavuşan yaratıcı endüstrileri mercek altına alıyor, hangi amaç uğruna neleri tasarladığımızı sorguluyor. Bunu yaparken sahip olduğumuz insani ve çevresel değerleri ne yönde aşındırdığı ve dünyamızı daha yaşanılır bir yer haline getirip getirmediği hakkında sorular soruyor.